24 Ekim 2020 tarihinde Yedigöller Milli Parkına gitmek için sabahtan yola çıktık. Anayoldan çıkıp tali yola geçtikten az sonra uzun bir konvoy eşliğinde ilerlemeye başladık.
Zor ve bakımsız bir yoldan geçtikten sonra sonunda Yedigöller Milli Parkı’na ulaştık. Şansımıza tüm Türkiye’nin Yedigöller’e geldiği günü bulmuşuz. Bu kadar geniş bir alanda dahi inanılmaz bir yoğunluk vardı. Yeme, içme ve tuvalet ihtiyaçları için metrelerce kuyruk beklemek gerekiyordu. Ortalık çöpten geçilmiyordu. O kadar çok insan araçlarını park edecek bir yer bulamadığı için yol kenarlarına park etmeye başlamışlar. Tek şerit halindeki yol saatlerce tıkandı. Son kalan park yerlerinden birini bulduğum için şanslıydım aksi halde tıkalı yolda saatlerce mahsur kalacaktık ve gezimiz eziyete dönecekti.
Kalabalığa rağmen keyifli bir gün geçirdik; çok güzel bir doğası ve tertemiz bir havası var. Tüm gölleri gezmek için iyi bir kondisyona ihtiyaç var çünkü sürekli dik yamaç tırmanmak gerekiyor.
Yol tıkalı olduğu için dönüş yolunu parkın diğer tarafından yapmak zorunda kaldık ve gelirken geçtiğimiz kötü yolun çok daha beterini ve uzununu (45 KM) geçmek durumunda kaldık. Lastik patlaması veya başka bir şey başımıza gelecek diye bir hayli endişelendim çünkü çok uzun bir süre navigasyonda bile olmayan yollardan geçmek gerekiyor.