Marvel’s Spider-Man

Marvel’s Spider-man ilk çıktığında çok iyi eleştiriler almıştı. Merak ettiğim bir oyundu ve bir süredir indirime girmesini takip ediyordum. Nisan 2020’de 103₺’ya düşünce almaya karar verdim.

İlk deneyimim tam bir hayal kırıklığı oldu. Kontrollere alışamadım, bir hayli zorlandım. O sıralarda daha çok Horizon Zero Dawn oynadığım için Marvel’s Spider-man’i sonraya bırakmaya karar verdim. Zaman geçti, Horizon Zero Dawn bitti, God Of War bitti… Sıra geldi Marvel’s Spider-man’e

Oyuna başladım ve Fisk’i yakaladıktan sonra şehirde gezinmeye başladım. Harita bir hayli geniş ve başta şehre alışmanız için basit görevler veriliyor. Binaların arasında ağ atarak dolaşmak hissi başarılı, çok fazla tekrarlasa da sıkmıyor. İlerleyen zamanlarda hızlı seyahat noktaları çıkması da sıkılmayı engellemiş.

Oyunun en harika yanı aksiyonu. Hiç bitmiyor. Dövüşler çok keyifli. Kombolar, dövüş mekaniği ve hareketlerin çeşitliliği aksiyondan maksimum keyif almayı sağlamış. Bir kavgada rakibe türlü türlü hasar verme yöntemi var. Animasyonların akıcı olması sayesinde hareketler harika görünüyor. Şehirde dolaşırken çatışmalarda polise destek olmakta çok zevkli. Örümcek Adam’ın esprileri zaten başarılı olan hikayeye renk katmış. Görevleri yaptıkça açılan kostümlerin sayısı da bir hayli fazla ve tasarımları mükemmel.

Kontrollere alışmamda yaşadığım zorluğun sebebi ise uzaktaki düşmanlara kilitlenmek zor ve kaçarken başka birinden hasar alınabiliyor olmasıydı. Son saniye kaçışı yapıp da uzaktaki düşmandan hasar almak alışana kadar can sıkıcı oluyor.

Act 3’e kadar hikâyenin genel olarak başarılı olduğunu söyleyebilirim. Bazı sıkıcı gizlilik gerektiren bölümler dışında tempo hep yüksek. Şehirde sürekli yapacak bir şeyler oluyor, bu sayede oyun sıkıcı olmaktan çıkmış. Bana sıkıcı gelen kısımlar genelde maskeyi çıkarıp Peter Parker ve MJ olarak oynadığımız zamanlar. Sıkıcı demişken, birde bulmacalardan oluşan bir bölümler var ancak bulmacaların en zoru bile deneme yanılma ile kolayca çözülüyor.

Az önce Act 2’nin sonuna geldim ve ara sahneleri ağzım açık izledim. Şu ana kadar hikâye anlatımı çok başarılı. Umarım bu şekilde devam eder. Yan görevleri yapmakta şu ana kadar bir eziyete dönmedi.


20 Şubat 2021: Sonunda oyun bitti. Act 3’te oynamaktan da çok keyif aldım. Hikayesi son derece başarılıydı bana göre. Platin kupaya erişme konusunda ise bir hayli zorluk yaşadım. Platin kupa için tüm kostümleri almak gerekiyor. Bunun için özellikle Challenge ve Base tokenlara ihtiyaç var. Ben gadget geliştirmeleri için çok fazla token harcadığım için kostümlere token kalmadı. Tek çare tüm Task Master Challenge’larda en iyi dereceyi elde etmem gerekti ki bu da oldukça zor bir iş. Yalnız DLC’lerde de Challenge ve Base token kazanılabildiğini farkedince iş biraz daha kolaylaştı.

Ve platin kupa ile oyun biter 🙂

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir